24 Ağustos 2011 Çarşamba

Biz hala cephedeyiz...

Geçen gece, bir barda, kendimi insanlara fark ettirme çabası içinde dördüncü biramı içiyordum. Bütün varlığımla sohbet etmek ve eğlenmek istememin tek nedeni, bara yalnız gitmiş olmamdı. Ankara'da dışarı çıkmış olsaydım, beni yalnız bırakmak istemeyen dostlarımla çıkardım. Ve dibine vururduk alkolün, fark edilme ihtiyacına gerek kalmadan. Fark edilme isteği içimde büyürken, aklımdan Ankara'da onlarla birlikte olma isteği gittikçe büyüyordu ki, birden dikkatimi içeri giren 8 kişilik bir grup çekti. Bardaki bütün kişilerin dikkatlerini çektiği gibi, çekmişlerdi dikkatimi. Kameranın ışığı ve fotoğraf makinelerinin flaşları olmasaydı fark etmeyecektim belki de.
Telefonumu cebimden çıkararak, doğrusorularısoramayanadam'a mesaj çektim;
-onlar ve bizim aramızdaki tek fark, onların rolleriyle tanınması. Ha birde aklıma gelmişken, ben ve onlar arasındaki fark onların geçtikleri yerde adlarını bırakması.
doğrusorularısoramayanadam'dan gelen cevap manidardı:
-biz hala cephedeyiz. Yanımda Arturo Bandini var.
Evet biz hala cephedeydik,
ve bir kez daha uyanmak için uyumalıydık.
Nasıl bir dünyaya uyanacağımız bizim elimizdeydi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder