Bu gün annem 4’lü ocak aldı. Daha
önceki 2’liydi ve eve ilk taşındığımızda evime gelen ilk misafir olan kuzenimin
eşinin ev hediyesi olarak almış olduğu ocaktı eski olan. Yeni ocağımızın eve
geldiği sırada İstanbul’da bir bomba daha patladı. Şimdilik 5 kişi öldü, ağır
yaralılardan bazıları da ölmek için sırasını bekliyor, tıpkı yarasız olan diğer
yaşayanlardan ufak farklarla. Bu patlayan bomba 10. Katliam olarak anılıyor
haber sitelerinde. Bu arada haber artık sitelerde oturuyor. Ayrıca ocak
sözcüğünün Türkçedeki 10. Anlamının ev olduğunu belirtmem gerek.
Akşama kadar bekledi ocak
kutusunun içinde, mutfağın köşesinde. Sonra annem, ‘takalım artık şunu dedi’. 30
yıllık hayat bana pek çok şeyin yanında doğalgazla çalışan ocakların
hortumlarının standart olduğunu da öğretti. -Edilgendir bu öğrenmeler: hocam bu
hayatta ne işimize yarayacak öğrenmeleridir, öğrendiğini anlamazsın öğrenirken,
öğrenmek istemezken öğrenirsin.- Eski hortumu çıkardım ama uymadı yeni ocağın
arkasına. Bizim hortum yeni gelen ocakla ilk etapta anlaşamamıştı, aralarında
bir uyum sağlamak için harcama yapmak gerekiyordu.
Bu aralar çok fazla bomba
patladığı için sık sık yağmur yağıyordu. Çıktım dışarı, çok amaçlı hortum
birleştiriciyi aldım, geldim. Eski ocağın yerini yenisi aldı böylece. Artık aynı
anda dört şey pişirebilecektik. Yaşasındı. Kontrol ettim gaz kaçırıyor mu diye.
O sırada annem, mutfağa en yakın oda benimki olduğu için bana dönerek: ‘Dikkat
edin, baş dönmesi, mide bulantısı falan olursa hemen haber verin, aman
zehirlenmeyin’ dedi. Ben de gaz ve ocak arasındaki bağlantıyı kurmuş kişi
olarak özgüvenle, ‘olur mu öyle şey yahu, bunda hiçbir sıkıntı çıkmaz’ şeklinde
bakış attım. Aradan bir saat geçti, çay içmek için ocağı kullanmamız gerekti.
Annem çayı demledi. Ben de sesini duyar duymaz bir sigara sardım, hemen mutfağa
gitti. Bizim konuşmalarımızı duyan kardeşim de geldi birkaç fırt sonra. Bir
anda yeni ocak, annem, kardeşim ben bir aradaydık. Herkesin gözü ocaktaydı,
zehirlenirsek birlikte zehirlenelim ama kesin gaz kaçırmıyor bakışı attık ayrı
ayrı zamanlarda ocağa.