28 Ağustos 2011 Pazar

Ben İçeri Düştüğümden Beri...

Ben yazmayalı güneşin etrafında kaç kere döndü dünya bilmiyorum. Ama döndü, dönmeseydi fark ederdik... Ama ben onlarla konuşmadığımdan beri dönen kimler var bilmiyorum, çok insan harcadı bu apartman. "Keep in touch" der ya ecnebiler, ya da biz irtibatı koparmayalım deriz, kopmuş işte amk bilmiyorum. Sağa dönen, sola dönen, kendi etrafında dönen, arkasını dönen, güneşe dönen, kıbleye dönen, 80'lere dönen, geleceğe dönen, her gördüğüne dönen, sadece sevdiğine dönen, gücün etrafında dönen, güç içinde dönen, yurduna dönen, aşkına dönen, gerisin geri dönen, geri dön diyen, sana dönmem diyen... Sene 2007, Konya Sosyoloji Günleri'ndeyiz, Bandini'nin padawanlarından biri bana yaklaştı dedi ki (ismi lazım değil kısaca F.) "yan odada neler dönüyor bilmedikten sonra neyleyim bu bilmi?" arkadaş isterse g.tüne sokabilir tasarruf zatına ait, ama fırtınaya odaklanmaktan -odaklanırmış gibi yapmaktan- kanat çırpan binlerce kelebeğin sadece tırtıl hallerini hatırlıyoruz. Sonra bakıyoruz "adam/kelebek" olmuşlar bir silkiniyoruz, ezebileceğimiz statüyü aşmışlar ya "vallaha bravo" diyoruz. Doğamız gereği kelebeklerle işimiz yok! Tırtılları seviyoruz. Fazla egoistiz, apartmanın harcına 1/4 su 1/4 çimento 1/2 ego katmışlar, ustalara sordum onayladılar...

Jean-Pierre Jeunet'nin Delicatessen diye bir filmi var bilen bilir, apartmana biri gelmeye görsün... Keser yeriz, önce paylaşırız, sonra paslaşırız, pas tutanlara da bir lokma veririz hani... Yaşlılara saygımız var, etiğiz vesselam.

İlk sırayla işimiz olmaz, en az ikinciliği kabul edecek maktul, dedim ya kelebeklerle işimiz yok. Ziyadesiyle dedikodu da bu işin cilvesi. Bazen delinin biri bir sallar tak diye çözer olayı "sen bunla..." der, o an kahkaha atarız göt korkumuz ağzımızdan çıkar, gülmemiz geçince nazikçe tersleriz "yok canım saçmalama". Zaten "canım" demek nezaketini birine gösterdiysek bilin ki durum vahim...

Apartman sakinleri hayatlarına devam ederken, çok tırtıl kelebek oldu... Dünya bilmem kaç kere güneşin etrafında döndü, ama biz hâlâ tırtıllarlayız, kelebeklere de saygımız sonsuz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder