23 Şubat 2016 Salı

Risk Analizi


       Olmuyordu ulan. Buradaki olaylar Nuri Bilge Ceylan’ın kısa filmle başlayıp Canes’a uzanan başarı dolu serüvenine benzemiyordu. Risk almak gerekiyor bu kadar temkinlinin arasında. E bir şey mi okuyalım risk mi alalım şimdi. Risk almak için önce bir risk analizi yapmak lazım, ‘anne ben risk almaya gidiyorum, akşam biraz gecikeceğim’ de bakalım ne oluyor. Risk analizi de uzun iş. Ama yine de başlamak lazım.


        Akademik Çalışma Yaşamı Risk Değerlendirmesi:

     a.İşe başvurma aşamasındaki riskler
- Kadronun isim vermemek suretiyle birisini acayip andırıyor olması.
- Başvuru için gerekli belgelerden bir tanesinde aslının aynıdır damgası olmaması.
- Aslının aynıdır damgası olmayan belgeleri noterden tasdik ettirecek paranın olmaması.
- Noterde tasdik ettirilecek belgenin fotokopisinin yapılması için gerekli maddi imkânların olmaması.
- Yazılı sınava gidilecek şehrin ikamet şehrine uzaklığının 12 saatten fazla olması.
- Yazılı sınava gidilecek şehre ulaşım için gerekli ücretin elde bulunan paradan daha fazla olması.

     b.Yazılı sınav sırasındaki riskler
- Sınav sırasında bir anda bünyede beliren moral bozukluğu, hastalık, sakatlık.
- Sınavda yanda oturan kadının çok hoş gözlerinin olması.
- Sınav sırasında aniden gelen işeme isteği.
- Sınav sırasında içeri giren dekanın size ‘her şeyi biliyorum ve senden nefret ediyorum’ bakışı atması
- Sınavda gözetmen olan yüksek lisans öğrencisi asistanın size ‘bir şey mi istedin, hayır istemediysen önüne bak’ demesi.
- Sınavda sorulan ‘tartışın’ ifadesinin bünyenizde oluşturduğu adam dövme isteği.

     c.Sınavın açıklanması sırasındaki riskler
- Sonuç tutanağı imzalanmadan birkaç saniye önce arayan dekanın/rektörün imzacıya bi görüşelim demesi
- Yrd. Doç. Olan jüri üyelerinin sınav kağıtlarını okudukları sırada sürekli doçentlik jürileri düşünmeleri.
- Jüri üyelerinden birisini küçükken dövmüş olan mahalle kabadayısı ile aynı adı taşıyor olmanız.

     d.Atanma sonrası yaşanabilecek riskler
- Atandığınız yerdeki bölüm başkanı/dekan/rektör/çalışma arkadaşının size sebepsizce hunharca gıcık olması
- Bölümdeki işlerin bitmemesinin yanında dünyada çözülmesi gereken pek çok problem olması ve bölümdeki sizden kıdemli çalışma arkadaşlarınızın bunları çözmeniz için size baskı yapması.
- Sokaktaki insanların çoğunun ‘devletin ekmeğini yiyip’ diye cümleye başladığının bilinmesi.
- Hükümetin canı sıkıldıkça geleceğinizle ilgili enteresan kararlar veriyor olması.
- Dimyata uluslararası sunuma giderken bankadaki bütün paradan olmak.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder