İktidar nedir diye sorduğunda
hoca kurumlar sosyolojisi dersinde, derin bir sessizlik olmuştu sınıfta.
Sessizliğin nedeni yanlış bir şey söylememekti sanki o zaman, ama sonra sonra fark
ettim ki iktidarın ne olduğunu iyi tanımlıyordu 50 küsur sosyoloji birinci
sınıf öğrencisinin sessizliği. Yıllar yıllar içinde iktidarlar sesimizi kısmaya
devam etti, okudukça kısıldı sesimiz, öğrendikçe azaldı kalabalığımız.
Öğrenemeyenlerin elendiğini düşündükçe yalnız kalıyorduk merdivenin üst
basamaklarında. Eğitim yukarı doğru merdiven basamaklarını çıkmaktı ya,
tepedeki yalnızlıktı ya bilmek. Bilgi güçtü ya.
Sıralardan kalkıp, fena olmayan
notlar ve ortalamanın üzerinde birkaç kelam ederek masa etraflarında öğrenim
hayatına devam ederken daha da hissettik iktidarı. Daha sarhoştuk bu sefer,
iktidar muhatap alıyordu arada bizi. Ulan dedik iktidara bak…, yoksa…, biz…
Evet iktidar bizi muhatap alıyordu. Bazen de değildi bu. Bizsiz ya da bize
saldırmadan var edemiyordu kendini. Tam bu noktada ontolojik ve epistemolojik
nedir sorularını hatırladım yine lisansın ilk yılında derste hocanın sorduğu. Yine
derin bir sessizlik içindeydi sınıf. Sessiz sessiz var olmaktı sanki ontoloji, epistemolojik
olan ise susmaktı.
On senededir bir şeyin peşinden
koşuyorum. Koşmuyorum da aslında o sabit bir yerde duruyor, ben onun önce
elinden tutmak sonra da içine girmek istiyorum. Tam bu noktada Zenon geliyor
aklıma. Ulan Zenon tamam okun hareket etmeye zamanı yok da niyeti var kardeşim.
Ok hareket etmeye niyetli, hareket etmek için elinden geleni yapmış, dört sene
lisans, üç sene yüksek lisans yapmış bu ok. Neden bu hareket bu kadar imkânsız Sayın
Zenon. İktidar mı istemiyor hareket etmesini. Ayrıca ben bir A kişisi olarak
sonsuz sayıda mesafe gitmişim, tamam yolculuk da tamamlanmasın ona da diyeceğim
yok. Bu yolculukta ne yer ne içerim. Bunun da cevabını ver Zenon abi, hareket illüzyondan
ibaret de hokkabazlık karın doyurmuyor be abi.
Delirmeler hattında kaçak yolcu
olarak başladığım bu seyahati son durağa gelmeden bitirmek niyetindeyim. Belki birisi
bizi örnek falan alır hayatının saçma bir yerinde, ne bileyim ya da sıkıldım
aynı koltukta gitmekten. Önümüzdeki durakta ineyim ben.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder