15 Ekim 2015 Perşembe

De(rin)lik





Tam küfredeceğim, sarılmak geliyor içimden. İlla delirmek gerekiyor hayatın bir yerinde, şimdi mi deliriyorum yoksa önceden delirmiş miydim bilemiyorum. Delirmelerden kaçıncısı bu, baştan saymaya başlasam daha çabuk biterler mi?
            Yavaş yavaş anlatacağım hepsini söz. Yavaş anlatmamın nedenini de - başında söyleyeyim hemen de aklın farklı yerlere gitmesin ben bir şeyler anlatırken – eksik kalsın bazı şeyler; anlatacak, daha çok yaşansın ben yavaş yavaş anlatırken. Ya da daha açık sözlü olayım, sen bir şey yaşama diye ben anlatırken, hep beni dinle, ilk ben konuşayım, illa ilklerden biri olacaksan da sen ilk susan ol mesela ya da ilk dinleyen, ilk anlayan ol en iyisi. Heplerden bir şey olacaksan da hep susan ol mesela ya da hep dinleyen, hep anlayan ol en iyisi.
            Anlaşılmak ne kadar kolay, anlaşıldığını zannetmek var ya asıl o çok zor.
            Bazen içindekileri kusmak iyi geliyor, biraz daha içip, daha fazla yüklenip mideye alttakini dışarı atmak için bile sadece daha fazla içmek ve kusmak. Bakalım bu kusmak iyi gelecek mi?

            Deliliğimden ağ yaptı balıkçılar,
            Saçımdan da Çingeneler yorgan,
            Saçla delilik, yorganla ağ arasında bir ilişki olmalıydı oysa.

            

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder